Diyarbakır’da dokuz yıl önce öldürülen 8 yaşındaki Enes Ata’nın başına isabet eden gaz fişeğinin, adli emanet deposunda kaybolduğu ortaya çıktı.
Bianet’in haberine göre, Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davanın bugün görülen 27. duruşmasını takip eden gazeteci Felat Bozarslan, Ata’nın öldürüldüğü gaz fişeğinin kaybolması ve kanıt niteliğindeki elbiselerinin imhası üzerine mahkemenin suç duyurusunda bulunma kararı aldığını yazdı.
Duruşmada gelen evrakları okuyan Mahkeme Başkanı, delil niteliğindeki gaz fişeğine ilişkin Adli Emanet Memurluğuna yazılan talimatın cevabının geldiğini söyledi. Cevapta, Adli Emanet deposunun 2006/95 sırasına kayıtlı tutanakta belirtilen ve Enes Ata’nın ölümüne yol açan gaz fişeğinin zarf içinde bulunamadığı belirtildi. 8 yaşındaki Enes Ata’nın öldürüldüğü sırada üzerinde bulunan ve kanıt niteliğinde olan elbiseleri de Mayıs 2014’te mahkeme kararı olmaksızın polis tarafından imha edilmişti.
Sanıklardan N.Ö. ifadesinde, gaz fişeği kullandığını belirterek “Kaç fişek kullandığımı hatırlamıyorum. Bana görev tebliğ edilir, görevimi yaparım” dedi.
Duruşmada daha sonra söz hakkı alan Ata ve Mızrak ailesinin avukatları ise sanıkların tutuklanmasını talep etti ancak Mahkeme bu talebi reddetti. Mahkeme, dosyanın en önemli delillerinden biri olan gaz fişeğinin kaybolmasına ilişkin ilgililer hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.
Diyarbakır’da, 28 Mart 2006’daki eylemlere polis müdahale etmiş, 8 yaşındaki Enes Ata ve 14 yaşındaki Mahsun Mızrak, başlarına gaz fişeği isabet etmesi sonucu ölmüştü.
Çocukların ölümünde sorumlulukları bulunduğu iddiasıyla üç özel harekat polisine dava açıldı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, tutuksuz yargılanan polis memurları H.A., N.Ö. ve B.Ö.’ye “Olası kast sonucu ölüme neden olmak” suçundan ömür boyu hapis cezası verilmesi isteniyor.