Mülkiyeliler Birliği Eskişehir Şubesi, Türk Sosyal Bilimler Derneği ve Eskişehir Kent Konseyi tarafından düzenlenen “Mülkiyeliler Krizi Konuşuyor” başlıklı panel Taşbaşı Kültür Merkezi Kırmızı Salon’da gerçekleşti.
Önceki gün gerçekleşen panele, konuşmacı olarak, Oğuz Oyan, Pınar Bedirhanoğlu ve Nilgün Erdem katıldı. Engin Ataç’ın oturum başkanlığını yaptığı panele 100’ün üzerinde dinleyici katıldı. Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Eskişehir Kent Konseyi ve Türkiye Kent Konseyleri Birliği Başkanı Nuray Akçasoy, Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç ve 24. Dönem Eskişehir Milletvekili, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’un da dinleyici olarak katıldığı panelde, açılış konuşmasını gerçekleştiren Mülkiyeliler Birliği Şube Başkanı Necdet Bilgin, panelin ilkinin Eskişehir’de gerçekleştirilmesinden memnun olduğunu dile getirdi. Bilgin İstanbul, İzmir ve Bursa’da da paneller gerçekleştirileceğini söyledi.
Kent Konseyi Başkanı Nuray Akçasoy, “Eğer kendi sattığımız malla dışarıdan para girişi sağlasaydık, içeride üretim yapsaydık ekonomide bu kadar tedirgin olmazdık. Büyümenin kendisi önemli değil kalitesi önemli. Eğer katma değer yaratabilirsek kaliteli büyümeyi sağlayacak ürünlerle dünyaya açılabilseydik sorunlarımız bu kadar büyük olmazdı” dedi. Sanayi kenti olmaya çalıştıklarını anlatan Akçasoy, “Çok güzel, olalım tabi ki. Ama tarım ülkesi olmaktan asla vazgeçmeyelim. Bütün bu bağlamda Alpu ovası gibi kıymetli tarım alanına kömürlü termik santral yapılmasına karşı çıkma sebeplerimiz bunun içerisinde. Biz bir seneden fazladır orada yapılacak santralin Eskişehir’e zarar vereceğini haykırmaktayız. Umarım bu mücadelenin sonucunu da Eskişehirlilerle birlikte yerel yönetimin çalışmalarıyla birlikte durdurabiliriz” diye konuştu.
“Türkiye karanlık bir tünelden geçiyor diyemiyorum, karanlık bir tünelin içine girdi.” diyen Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, “Bakalım nasıl çıkacağız? Herkes bunu düşünüyor, konuşuyor, tartışıyor. Şimdi buradaki konuşmalardan sonra alacağımız bilgileri çıkış noktası olarak çevremize yaymakta büyük gayretler gösteririz” ifadelerini kullandı.
“Mülkiye, devlet demektir. Devletin en önemli kadrolarını yetiştiren okuldur” diye konuşan Büyükerşen, “Mülkiyeliler Krizi Konuşuyor” panellerinin ilkinin Eskişehir’de yapılıyor olmasından duyduğu memnuniyeti ifade etti.
Moderatörlüğünü Engin Ataç’ın yaptığı panelde Pınar Bedirhanoğlu Türkiye’de kriz yönetiminin sınırlarını, Nilgün Erdem az gelişmiş ülkelerde borç açmazı ve Türkiye’nin dış dengesini, Oğuz Oyan ise Türkiye’nin 21’inci yüzyıl tarımda bağımlılığın pekişmesini anlattı.
Pınar Bedirhanoğlu Türkiye’de kriz yönetiminin sınırları konusunda konuştu. “1970’lerde yaşanan krizle birlikte ABD, krizlerden sermayesini finansallaştırarak çıkmayı tercih etti. Bu dünyada da bir dalga yaşattı. Borç üzerinden bir finansallaşma” diyen Bedirhanoğlu, mevcut borçların ödenmesinin zorluğuna değinerek, “Borç ödeme ertelenecektir ama ertelendikçe de o kadar sert gelecektir” diye konuştu.
Nilgün Erdem ise konuşmasında Arjantin, Braezilya, Meksika, Hindistan ve Türkiye’nin borç stokları, rezervleri, dış borç-GSYH karşılaştırması yaptı. Eski Milli Gelir Serisi ile yeni seri karşılaştırmasına da yer veren Erdem, yeni seride yatırım ve tasarrufların arttığını göründüğünü belirtti.
Oğuz Oyan, Türkiye’nin 21’inci yüzyıl tarımda bağımlılığın pekişmesini anlattı.Terminatör Tohum olarak adlandırılan tohumlarla tohumda dış bağımlılığın sürdürülemez noktaya geldiğini söyleyen Oyan, var olan desteklerin de küçük çiftçiye bir faydasının olmadığını, zengin çiftçiye yaradığını söyledi. Tarımsal nüfusun hızlı bir şekilde yaşlandığına dikkat çeken Oyan, yanlış tarım politikaları nedeniyle 3 milyon dekar arazinin tarımdan koptuğunu sözlerine ekledi.
Oturum sonundaki soru cevap kısmında izleyiciler, paneli, akademinin halkla buluşması olarak gördüklerini ve bundan memnuniyet duyduklarını söylediler.