Bu yıl 5’incisi gerçekleştirilen “Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Algısı Araştırması”nın 2019 yılı sonuçları toplumdaki kadın algısına ilişkin birçok çarpıcı veri ortaya koyuyor. Kadir Has Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Araştırmaları Merkezi tarafından yapılan araştırma sonuçlarına göre, Türkiye genelinde kadınların en büyük sorunu yüzde 60 ile “şiddet” oldu. 2016 yılında araştırmaya katılanların yüzde 53’ü, 2017 yılında yüzde 55’i, 2018 yılında yüzde 62’si en büyük sorunu şiddet olarak görürken, bu yıl araştırmaya katılanların yüzde 60’ı kadınların toplumda yaşadığı en büyük sorunun şiddet olduğunu belirtiyor.
esitlikadaletkadin.org ‘un haberine göre, “Boşanma ve Şiddet İlişkisi” araştırmada ortaya çıkan bir başka çarpıcı sonuç. Yıllar içinde şiddetin boşanma için yeterli bir sebep olduğu, aile bütünlüğü ve düzeni için göz ardı edilecek bir durum olmadığı düşüncesine destek oranı artmış durumda. Araştırmaya katılanların yüzde 72’si aile içi şiddetin, boşanmak için yeterli bir sebep olduğu konusunda fikir birliğine ulaşıyor.
Katılımcılar, “Kadın siyasetçiler kadın hakları/sorunları konularına öncelik vermelidir” ifadesini değerlendirirken yüzde 81’i ‘Evet’ cevabını verdi
“Oy vermeyi düşündüğünüz partinin büyükşehir belediye başkan adayı tercihinde söz hakkınız olsa partinizin ‘erkek’ aday göstermesini mi yoksa ‘kadın’ aday göstermesini mi tercih edersiniz?” sorusuna, erkek katılımcıların yüzde 61’i erkek aday cevabını verirken, kadın katılımcıların yüzde 68’i kadın aday istediğini belirtti.
“Bir seçim sezonunda çok benzer özelliklere sahip bir erkek ve bir kadın cumhurbaşkanı adayı var hangisini tercih ederdiniz?” sorusuna ise kadınların %69’u, erkeklerin ise %35’i kadın adayı seçeceğini söylüyor.
Bu yıl katılımcılara ilk kez sorulan “aile ve ülke ekonomisinin değerlendirilmesi” sorusuna verilen yanıtlara göre, kadınlar, hem aile hem de ülke ekonomisine karşı erkeklere kıyasla daha endişeli görünüyor. “Şu an Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna kadın katılımcıların yüzde 47’si çok kötü yanıtını verirken, erkek katılımcıların yüzde 44’ü çok kötü olduğunu belirtiyor. Aynı kategoride “Şu an ailenizin içinde bulunduğu ekonomik durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna kadın katılımcıların yüzde 44‘ü ‘çok veya biraz kötü’ cevabını verirken, erkek katılımcıların yüzde 36’si kötü olduğunu vurguluyor. Ancak her iki grup da hem ailesel hem de ülkenin genel ekonomik durumunu 1 yıl öncesine göre anlamlı düzeyde ‘daha kötü’ olarak değerlendiriyor.
Araştırmaya göre, gençlerin yaşlılara göre kadın-erkek ilişkilerine daha eşitlikçi baktıkları ortaya çıkıyor. Eğitim seviyesi yükseldikçe bireylerin toplumsal cinsiyet konularında daha eşitlikçi tutumlar sergilediği görülüyor. babaların çocuklarının bakımında aktif olmalarının da eğitim düzeyi ile ilgili olduğu görülüyor.
18-35 yaş grubu diğerlerin göre daha az oranda aile aracılığı ile, daha yüksek oranda kendi ortamlarından eş buluyor. Eğitim düzeyi artıkça da aile aracılığı yerine kendi sosyal ortamlarından eş bulma oranı artıyor. 18-35 yaş grubu diğerlerine göre daha az oranda aile kararı ile, daha yüksek oranda kendi kararları ile evleniyor. Eğitim düzeyi artıkça aile kararı yerine kendi kararı ile evlenme oranı artıyor.
Araştırmada, erkekler daha çok evdeki tamirat ve bakım işlerini ve ev için alışveriş yaptığını söylerken, çamaşır yıkamak, bulaşık yıkamak, yemek yapmak, evi toplamak, temizlik yapmak gibi görevlerin kadınlara kaldığı görülüyor.
Araştırmaya göre, kadınların genel hayat memnuniyetinin 2017 yılından bu yana her yıl düşüş gösterdiği ve kadınların erkeklere kıyasla eş ve kayın ailelerinden daha az memnun oldukları görülüyor.
Rapordaki bir diğer önemli sonuç ise, kadınlar arasında feminizm ve feministlere karşı olumsuz tutumlarda genel bir azalma eğilimi var. Erkeklerde feministlere karşı olumsuz tutumlarda azalma eğilimi olmasına rağmen feminizme karşı rahatsızlık artışı eğilimi görülüyor. Erkeklerin %41.8’i feminizm kadının üstünlüğünü savunduğunu ifade ederken, yüzde 36.8’si erkeklerin feminist olamayacağını savunuyor.
Kadın ve erkeklerin kamusal ve özel hayatta eşit hak ve duruşlara sahip olmaları konusundaki tutumların ölçüldüğü araştırmada, hem kadın hem erkekler arasında “Eşitlikçi Toplumsal Cinsiyet” algısının güçlendiği gözlemleniyor.
Araştırma, 18 yaş ve üzeri Türkiye kent nüfusu temsil eden 1205 kişi ile gerçekleştirildi. Araştırmanın saha çalışması Ocak-Şubat 2019 tarihleri arasında gerçekleştirildi. Araştırma, Adana, Ankara, Antalya, Batman, Bursa, Çanakkale, Denizli, Diyarbakır, Erzurum, Gaziantep, Hatay, İstanbul, İzmir, Kayseri, Kocaeli, Konya, Malatya, Manisa, Samsun, Tekirdağ, Trabzon, Van ve Zonguldak’da yapıldı.
Raporun tamamı için: http://www.khas.edu.tr/uploads/pdf-doc-vb/toplumsal-cinsiyet-ve-kadin-algisi-arastirmasi-2019-sonuclari.pdf