Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın Almanya’da yapmayı planladığı referandum toplantısının engellenmesi üzerine yaptığı açıklamanın üzerinden bir gün geçmeden Türkiye’deki 8 Mart mitingleri yasaklandı. Bozdağ dün katılacağı toplantının engellenmesi üzerine yaptığı açıklamada, “İnsanlar bir araya geliyor, orada kendilerini ifade etmek istiyor, istedikleri bir konuşmacıyı getirip onu dinlemek istiyor, ona da izin vermiyorsunuz. Bunun adına da ‘demokrasi’ diyorsunuz” sözleriyle Almanya’ya tepki göstermişti.
Bozdağ’ın bu açıklamasından bir gün sonra İstanbul ve İzmir’de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için yapılacak mitingler yasaklandı.
Kadınların 8 Mart Dünya kadınlar Günü nedeniyle yapmak istedikleri mitingler valilikler tarafından yasaklandı. İstanbul valiliği, mitingi güvenlik gerekçesiyle yasakladı. İzmir 8 Mart Platformu’nun 5 Mart’ta Gündoğdu Meydanı’nda yapacağı mitingi de Valilik “İstenmeyen veya telafisi olmayan olayların meydana gelmesini önlemek” gerekçesiyle yasakladı.
Adalet Bakanı Bozdağ dün neler söylemişti:
“Toplantı hakkı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin teminat altına aldığı bir hak. İfade hürriyeti bunun kapsamında son derece önemli bir hak hem AB’nin hem Avrupa Konseyinin hem de demokratik hukuk devletlerinin vazgeçilmez özelliklerinden biri. İnsanlar bir araya geliyor, orada kendilerini ifade etmek istiyor, istedikleri bir konuşmacıyı getirip onu dinlemek istiyor, ona da izin vermiyorsunuz. Bunun adına da ‘demokrasi’ diyorsunuz, ‘Bizde ifade özgürlüğü var’ diyorsunuz. Böyle bir takdim yapılıyor. Kusura bakılmasın, çok net bir şekilde söylüyorum, bu demokrasiyle, ifade hürriyetiyle izah edilebilir bir şey değil. Hukuk devletine yakışan bir şey hiç değil. Bir bakanın kendisini ifade etmesine izin vermeyen bir demokrasi olabilir mi?
Bu ne biçim demokrasidir ki teröristler için her şey serbest. Her türlü özgürlük, himaye, destek var ama meşru hükümetler için, sadece görüşünü söylemek isteyenler için büyük engeller çıkartılıyor, bunlara izin verilmiyor. Bunun adı ‘demokrasi’, ‘Hukuk devletinin gereklerini yapmak’ değildir. Bu demokrasiyi içselleştirmemiş olmanın somut bir göstergesidir.