Durup durup, “Korkuttu da kazandı” diyorlar. Dur seen, daha korkutma görmedin. Koskoca seçim kazanmışız; sen asıl şimdi bak,gocunacak yarası olanları daha neler bekliyor:
Davalar bekliyor. “Terör örgütü propagandası yapmak”tanve Cumhurbaşkanına hakaret”ten. Şöyle yürüyor süreç:Duyarlı bir muhbir vatandaşımız 155’i arıyor(yani, aratıyoruz!) ve diyor ki şu şu kişiler yazı yazdı,tivit attı, yürüyüşte slogan attı. Polis savcıya bildiriyor, savcı da dava açıyor.
Tabii, bu suçlular içeriden çıkınca muhtar bile olamayacaklar. Çünkü muhtar olurlarsa benim toplantılara gelmeye kalkarlar!
Uyarılar bekliyor. Mesela, ParalelcilerinTUSKON’unubeş ayrı kanaldan uyardık: Polisimiz bastı, ardından Mali Suçları Araştırma Kurulu MASAK, Maliye Bakanlığı, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu BDDK, Sermaye Piyasası Kurulu SPK harekete geçti. Boydak Holding ve Naksan Holding TUSKON’danderhalayrıldılar!
Savcı ve hakimlerimiziunutmuyoruz. Yazdığı H. Dink iddianamesiniGökalp Kökçü adlı savcıyaiki kez iade ettirmiştik. Anlamamış ki bide baktık,üçüncüsündeVali Celalettin Cerrah, Emniyet Müdürleri Reşat Altay ve Engin Dinç gibi kıymetliemniyetçilerimizinadları hâlâ duruyor!Şimdibu savcı bey “basına bilgi vermek”ten teftiş görecek. Dosyayı kendisinden alıyoruz, kendisini de makamından.Emniyet mensuplarımızın moralleri bozulursa biz onlardan nasıl vazife bekleyebiliriz ki?
Ben niye lafı uzatıyorum yav? Beşiktaş kulübü yönetimi o rezil Çarşı Grubu’nakapalıdan bilet satmayı reddetti diyeyim de, kestirmeden anlayın. Yeni statlarının yapımını iki kez mühürletmek yetti de arttı!
Disiplin bekliyor. A. Dilipak biraderim Yeni Akit’te açıkladı: Parti içindeki kripto isimleri tasfiye süreci başlatıyoruz; bu meyanda, şu her şeye maydanoz Bülent Arınç da nasibini alacak. İstanbul Başsavcılığı da,“Paralelcilerin ağır toplarından İlhan İşbilen’le görüşmek” suçundan 143 polis hakkında iddianame hazırlamış durumda.
MÜTTEFİKLERİMİZ SAYESİNDE İKİLİ PLAN YAPTIK
Adımızı “koalisyon düşmanı”na çıkarmış olan alçakların suratlarına ilan ediyorum: Hain Paralelcilere, terörist HDP’lilere ve demokrat kılıklı anarşistlere karşı blok teşkil eden dostlarla koalisyon kuruyoruz. Bunlar: 1)Ergenekoncuaskerlerimiz; 2) Onları teker teker beraat ettiren Yargı mensuplarımız; 3) Sağlam Kemalistlerimiz. Bu değerli koalisyon üyelerimiz bizimle ortak çok önemli bir özelliğe sahip: Kürt Alerjisi.
Bu ortaklarımızdan kuvvet alarak, bir zamanlar Çözüm Süreci dediğimizama milliyetçi-muhafazakar kamuoyumuzun tepkisini çekince çöpü boylayan hikayeyi tersyüz edecek mükemmel bir plan-programı yürürlüğe koymuşbulunmaktayız:
Temel prensibimiz: Mücadelemiz, terör örgütü teslim olana ve silahları betona gömene kadar sürecek. Bu hainleri ölü ele geçirme operasyonları kış aylarında da hız kesmeyecek. İkili planımız ise:
1) Bir çuval inciri berbat etmemesi için teröristbaşının sesini7,5 aydır kapatmıştık. Ama baktık dedikodu çıktı, dedik kiartık bunu bikonuşturalım da işimize bakalım.
Danışmanlarım anlattılar, vantrilok deniyormuş bunu yapana.Benim taaaFas’lardan telefon ettiğimAlo Fatih’in gizli patronu olduğu Habertürk gazetesinin Ankara temsilcisi Bülent Aydemir bu karnından konuşma işini iyi yaparmış.Haberin başlığına Külliye’de karar verildi: “Öcalan: Hem Suriye hem Türkiye’de başarısız oldular“:
Bunun ardından Aydemir,“Peki, Öcalan gelinen noktayı nasıl değerlendiriyor? Seçim sonuçlarını nasıl yorumluyor? Merak edenler için aktarıyorum…” diye devam edecek ve teröristbaşını şöyle konuşturacak:“HDP’nin seçimden oy kaybederek çıkması ve sürecin başarısızlığa uğramasının nedenini PKK’nın kendisini dinlememesine ve HDP’nin de PKK ile birlikte yanlış politikalar izlemesine bağlıyorum!”
Şimdi, olur a, ya hainler kalkar da B. Aydemir’e, ‘Be adam sen bunları rüyanda mı seyrettin yoksa MİT başkanı yerine artık seni mi yolluyorlarApo’yla müzakereye!’ derse?
Demez, demez! Bu memleket biz ne verirsek onu yer! En fazla HDP’denbi ses gelir, o da boğulur gider.
2) Bunun ardından planın ikinci ve esas aşaması geliyor: Ekim sonunda16 Doğu ve Güneydoğu ilinden 61 kanaat önderini Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde toplamıştım. Muhtarlardan talimliyiz ya, 8 Kasım’da yine topladım.
Böylece,teröristbaşı Öcalan’ı ve terörist HDP’yi denklem dışına çıkartıyoruz inşallah! PKK tamamen bertaraf edildikten sonra devlet gerekli hukuki adımları atacak. Ama bu konuda da HDP muhatap alınmayacak.
Kim alınacak? Kürt kanaat önderleri! Yani aşiret reisleri, korucu aileleri, hocalar, şeyhler! Seçimden sonra tespit ettik ki bunlar 2,5-3 milyon Kürt üzerinde etkilidir!Devletin bu konuda tecrübesi büyüktür; bunlara çoook işi düşmüştür geçmişte.
Dolmabahçe’deki masayı temizleyene kadar canım çıktı; artık asla bir masa kurulmayacak, terör bitene kadar müzakere yürütülmeyecek.
ZATEN BU KÜRTLER ÇÖZÜLMEYE BAŞLADILAR!
“Başkanlık sistemi tartışılabilir” dediler; zaten bu noktadan sonrasıbasit. Ben o Demirbaş denen sıfatıbozukçalgıcının “Seni başkan yaptırmayacağız!” sözünü bak şimdi nasıl yedirteceğim hepsine!
Bi kedisi bile olmayan teorisyen Kemal Burkay dedi ki,“İster başkanlık ister parlamenter rejim olsun, bir Kürt-Türk federasyonu olabilir”. Arkadan da şunu: “Eğer ülke yeterince demokratikse, başkanlık sistemi de parlamenter sistemde olabilir”. Yeterince demokratikse ne demek yav, hiç olmaz mı,Sandık = Demokrasi değil mi inşallah?
Son olarak, “altın vuruş” diyorlar, HDP Diyarbakır Milletvekili İmam Taşçıer olayı bağladı: “Tayyip Erdoğan başkan olduğundaKürtler’in sorununu çözecekse, HDP neden onu desteklemesin?” Ağzını yiyim canım benim; bi daha söyle, bi daha, bi daha! Allah (c.c.) razı olsun senin gibilerden…
Valla, sevgili Kürtlerimiz uyumaya devam etsinler. Sanıyorlar ki “Al Başkanlığı, Ver Demokratik Özerkliği” olacak. Yav, ben size“Yerinden Yönetim” yetkisi tanıdıktan sonra bana geriye ne kalır Başkanlık namına yav? Bunlar bunu hiç mi düşünmüyorlar yav!
BUNDAN SONRASI ADIM ADIM İSLAM’A İNŞALLAH!
Mübarek 7 Kasım rüzgarını doldurmuş vaziyette İslam’aadım adım yürüyoruz. Memur Sen’e bağlı Eğitim Bir Sen’i uyardık. Birecik temsilcileriNahsan Aydın, “Karma okullarda bazı öğretmenler karşıt cinsleri yan yana oturtuyor. Bunlar insan fıtratına aykırıdır” diye konuştu.
Bursa Bedir Camii imamı Mustafa Basrık’ıtensip ettik, haber yolladık, bir dinî nikahtan sonra kapı gibi bir “dinî nikah kıyma belgesi” verdi. Yakında o belgeleri bütün imamlar verecek, biz de onların altına mührümüzü basacağız inşallah!
O zaman, işte o zaman, bu hainlerin 17-25 Aralık gibi hırsızlık ve yolsuzluk iftiralarını bu millet duymayacaktır bile! Vesselam ve inşallah!