Erkeklerden kadınlara yönelen şiddetin en son olgusu ne yazık ki Özgecan Aslan oldu. Geçtiğimiz günlerde akıl almaz bir şekilde katledilen kardeşimiz Özgecan’ın ailesine sabır diliyoruz. Bu ülkede vicdanı olan kadın ve erkek herkesin başı sağolsun.
Son yıllarda artan kadın cinayetleri ile birlikte değerlendirdiğimizde Özgecan’ın katledilmesi, Türkiye’de giderek büyüyen bir sorun olan “cinsiyetçi politikaları” bir kez daha önümüze koymaktadır. Bu saldırı, bir kişiye “kadın olmaktan dolayı” yapılan bir saldırı olmasının yanında Türkiye’de bir kadının kamusal alanda var olması, yolculuk etmesi hakkına bir saldırıdır. Bu anlamda bireysel değil giderek büyüyen toplumsal bir sorunun göstergesidir.
Bu ülke, sadece cinsiyetinden dolayı en temel hak olan YAŞAM HAKKInın yok edildiği kadınların ülkesidir. Bu kadın katliamında, yasaları uygulamayan, cezai indirimler için mazeret arayan, tecavüze uğrayanı “psikolojik olarak etkilenmemiştir” diyen, çocukların tecavüzlerine “kendisinin isteği ile olmuştur” diyebilen herkesin payı vardır.
Biz hekimler olarak cinsel saldırı/tecavüze maruz bırakılan kadınların yaşadığı bedensel ve ruhsal sorunlara tanık oluyoruz.
Türk Tabipleri Birliği olarak bu acı olayı, devlet kademelerinden yükselen eril ve cinsiyetçi söylemlerin toplumda en uç noktada karşılık bulması olarak değerlendiriyoruz. AKP iktidarının ‘üç çocuk’, kürtaj, sezaryen, ‘kadın değil aile’ vb. pek çok örneğini gördüğümüz söylemleri, kadın karşıtı politikalara karşılık gelmektedir. Üstelik bunu toplumun kültürü ile ilişkilendirerek normalleştirmekte, toplumdaki hegemonyasını sürdürebilmenin bir aracı olarak kullanmaktadır.
Türkiye’de toplumsal cinsiyeti derinleştirecek politikalar yerine devletin her türlü kurumu ile samimi bir şekilde çaba harcaması ihtiyacı bugün daha fazla kendini göstermektedir.
Türk Tabipleri Birliği ve kadın hekimler, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ortadan kaldırılması mücadelesini, tüm kadın kuruluşları ve duyarlı halkımızla birlikte sürdürecektir. Bizler, taraf olduğunuzu, şiddete isyan eden kadınların yanında yakınında bulunacağımızı, her zaman dayanışma içinde olacağımızı bir kez daha belirtmek isteriz. Kadınların her düzeyde eşitliğini ve yaşam hakkını savunuyoruz, savunacağız.
Yasta değil, isyandayız!
Yaşam hakkımız için tüm sorumluları göreve davet ediyoruz!
TTB Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu’nun Öneri ve Planları
Toplumsal cinsiyet eşitliğini kurmak, AKP’nin kadın düşmanı politikaları ile mücadele, kadına taciz, tecavüz ve cinayetlerin panzehiridir. Bu amaçla;
- AKP iktidarı ve siyasilerin kürtaj, sezeryan, doğurganlık gibi konularda haksız ve yersiz bir şekilde kadın bedeni üzerine konuşmasını önleyecek anti tezleri kurmak gerekmektedir. Bu amaçla “Üreme Sağlığı, Doğum Kontrolü” konulu genel seçim öncesinde, Mayıs ayı gibi güncelleme Sempozyum düzenlenecektir. Sempozyumda kadınlar ve kadın doğum uzmanları, aile hekimleri konuşacak, aktivist olan, olmayan kadınlar, halkımız davet edilecektir. Kadınların doğum koruma yöntemlerine parasız, etkin, kolay ulaşıp ulaşamadıkları sorulacak, birinci basamak sağlık hizmetinin üzerlerine yıkıldığı aile hekimlerinin bu hizmeti verip veremedikleri ortaya konulacaktır.
- Devlet sosyal hizmetleri yerine getirmekle yükümlüdür. Bunun yerine yaşlı bakım merkezleri, çocuk yurtları ve kamu kreşlerinin kapatılıp çocuk ve yaşlı bakımının kadının üzerine yıkılmasını kabul edilemez. Bu kadının bilimsel kariyerini, işte terfisini önleyecek, istihdamının esnetilmesi, eve kapatılmasına neden olacaktır. Devletin bu politikasına karşı geliştirilen söylem çeşitli ortamlarda dile getirilecektir.
- Bu yıl 14 Mart Tıp haftasının odağında kadınlar olacaktır. Sağlık iş kolunda, ebesi, hemşiresi, teknisyeni, fizyoterapisti, tıp fakültesi öğrencisi, kadın asistan ve uzman hekimleri ile kadınlar çoğunluğu oluşturmaktadır. Öğrencilik süresince ve mesleklerini icra ederken daha kıdemli erkek meslektaşları ya da hocaları tarafından sözel, fiziksel tacize uğradığını söyleyenler az değildir. Bu amaçla bir anket çalışması ile “sendeanlat” diyecek, suçluların yaptıkları ile yüzleşmesini sağlanacaktır. Bu gelecekte benzeri tacizlerin olmaması için önemli bir çabadır.
- Dünya Sağlık Örgütü’nün Kasım 2014 basımı “Yakınındaki partneri tarafından şiddet ya da cinsel saldırıya uğrayan kadınlar için sağlık bakımı” klinik el kitabının çevirisinin yapılması planlanmaktadır.
- TTB insan haklarına aykırı olan bedene saldırı anlamı taşıyan kastrasyon ve idama karşıdır.
YASTA DEĞİL, İSYANDAYIZ!
TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ KADIN HEKİMLİK VE KADIN SAĞLIĞI KOLU