İstanbul Aile Hekimliği Derneği ‘Sağlıkta Şiddet’ yasasının Meclisten geçmesi talebiyle İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü sessiz yürüyüş düzenledi.
Evrensel’in haberine göre, ‘Sessiz-Siyah Çığlık Yürüyüşü’ adı altında toplamam hekimler, TCK’ya eklenecek iki madde ile sağlıkta şiddetin cezalandırılmasını istedi.
Tedavi ettiği hastası tarafından öldürülen Uzman Dr. Fikret Hacıosman’ın ardından sağlıkta şiddet sorunu yeniden gündeme geldi. Sağlıkta şiddete karşı tasarının yasalaşması için iş bırakan hekimler, İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi önünde toplanarak sessiz bir şekilde İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’ne yürüdü. Eyleme katılan hekimler üzerinde, “Sağlık çalışanına şiddet terörü sona ersin” yazan siyah önlükler giydi. Çapa’dan Çemberlitaş’a uzanan yol boyunca sağlıkta şiddet sonucu öldürülen meslektaşlarının fotoğraflarını taşıyan hekimler, taleplerini sessiz bir şekilde dile getirdi.
Yürüyüş sonunda İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önüne gelen hekimler adına yapılan açıklamada konuşan Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası Başkanı Dr. Gürsel Özel, sağlık çalışanlarına hedefi belli, bilinçli bir terör eylemi olduğunu dile getirerek etkin bir şiddet yasası çıkmazsa eylemelerine devam edeceklerini ve süresiz iş bırakacaklarını kaydetti. Özel, hükümet yetkililerine seslenerek “ALO 184 şiddet hattını kapatın” dedi.
Ortak açıklamayı okuyan İSTAHED Genel Sekreteri Aslı Öncel, Türkiye’de sağlığın en riskli meslek gruplarından biri haline geldiğini kaydederek “Hiçbir bahane şiddeti mazur gösteremez, övemez. İnsanı yaşatmak için çalışan sağlık mensupları olarak bu şiddete alışmayacağız, kanıksamayacağız” dedi.
ALO 184 hattı, vatandaşın usulsüz talepleri, vatandaşı bu taleplere zorlayan sistem, sağlık raporlarından performans sistemine, siyasetin dilinden dizilerin ve filmlerin kışkırtıcı aymazlığına kadar her konuda sağlıkçıya şiddeti üreten ve körükleyen sistemi eleştiren Öncel, etkin bir sağlıkta şiddet yasasının çıkarılması gerektiğini söyledi. Öncel, “Her konuda 1 saatte kanun yapabilen, kararname çıkarabilen yasama ve yürütme bizleri daha fazla oyalamaya çalışmasın. Kanun talebimiz nettir. Türk Ceza Kanunu’na 2 madde eklenmelidir. İlki, sağlık çalışanına görevi esnasında ya da görevinden dolayı şiddet uygulayan kişi 2 ila 4 yıl arasında hapis cezası ile yargılanmalı ve ceza ertelenmemeli. İkincisi, diğer vatandaşların sağlık hakkını da gasp etmişse ceza yarı oranda arttırılmalı. Bu 2 madde için onlarca sağlıkçının, hekimin, hemşirenin, 112 çalışanının ölmesi mi gerekiyordu?” diye sordu.
Sağlıkta şiddet sonucu hayatını kaybeden meslektaşlarının isimlerini sayan Öncel, “Diyetimizi istiyoruz. Siz bu yasayı çıkartana kadar üzerine kan bulaşmış beyaz önlüklerimizi sırtımızdan çıkartıyor, Sağlık Bakanlığı’na yolluyoruz. Şimdi sessizce simsiyah anlatıyoruz size derdimizi. Zira haykırdık ama siz anlamadınız” dedi.
‘Şiddete karşı omuz omuza’ sloganını atan hekimler, öldürülen meslektaşlarının fotoğraflarının üzerine karanfil bıraktılar. Ardından da sağlıkta şiddeti alkışlarla protesto ettiler.