Siyasal Bilgiler Fakültesi öğrencileri, 20 Şubat Pazartesi günü yapacakları “Ayrılık da Sevdaya Dair” adını verdikleri etkinliğe hazırlanıyor. Fakültedeki akademisyenlerin Kanun Hükmünde Kararnamelerle ihraç edilmesi üzerine yapılacak etkinliklerle ilgili bilgi veren SBF Ögrenci Temsilcileri Konseyi’nden Murad Karabulut, etkinliğin çıkış noktasını şu sözlerle açıkladı: “Etkinliğin çıkış noktası hepimizin bildiği üzere otuz yılını otuz beş yılını araştırmaya-bilgiye adamış akademisyenlerimizin öğretmenlerimizin bir gecede temelsiz iddialarla ihraç edilmesi ve buna karşı üniversitelerdeki-Mülkiye’deki öğrenciler olarak geleneğimizden aldığımız güçle bu ihraçların karşısında öğretmenlerimizin yanında olduğumuzu belirtmektir.”
Yapılacak etkinliğin geleneksel İnek Bayramının öne alınması olarak değerlendirilmemesini isteyen Karabulut, “Mülkiye her yıl Mayıs ayında inek bayramı yapar. Bu yıl da 4-5 mayıs tarihlerinde yapılacaktır” diye konuştu. Pazartesi günü etkinliğin gücünü İnek Bayramı’ndan ve Tüllab’tan alacağını ancak bir İnek Bayramı olmayacağını belirten Karabulut, ritüelleri İnek Bayramı’na benzer ama oradaki eleştiri kültüründen hocaların eksiltildiği, öğrencilerin dayanışma içerisinde olduğu bir değişiklik yapıldığını kaydetti.
Etkinlikle ilgili dekanlıkla herhangi bir sıkıntı yaşamadıklarını anlatan Karabulut, etkinliğe atılan tüm hocaları da davet ettiklerini belirtti. Karabulut, kendileri için yapılan bir etkinliğe ihraç edilen akademisyenlerin de katılmasından daha doğal bir şey olamayacağını söyleyerek, “Akademisyenlerin- öğretmenlerin cuma günü odalarını boşaltmaları için verilen süre bitti. Ama bu süreden sonra okula girip giremeyeceklerini bilmiyoruz. Bu durum çok komik. Komik olduğu kadar da üzücü. Türkiye için bu büyük bir dram. Düşünün ki insanlığın devamı için yemek yemek gerekiyor. Bir mutfağımız var ama aşçıları bir gecede mutfaktan atıyoruz. Bir yandan acıkıyorsunuz bir yandan da aşçıları mutfağa almıyorsunuz. Açlığınız bastırdıkça sinirlenen garsonları da atıyorsunuz. Boş mutfaktan çıkacak yemeği servis edecek garson yok ama yemek yemek zorundasınız. İşte toplumda bilgiye olan açlığımızı mutfak ve üniversiteler olarak düşünmek lazım. Gün geçtikçe daha çok acıkıyoruz. Yemek yemeden devam edemeyiz ama yemek yapma sürecinin bütün aktörlerini de atmış durumdasınız. Benzetmede eksiklik olmasın yemeği kendiniz yapacak kadar ne bilginiz ne haliniz var” dedi.
Karabulut, böyle bir ortamda güçlerini geleneklerinden alacaklarını belirterek “Türkiye için, hepimiz için akademisyenlerimiz-öğretmenlerimiz görevlerine derhal iade edilmeli. Bu vahim yanlıştan dönülmelidir” dedi.
Karabulut, basını da etkinliği takip etmeye çağırdı.