Eğitim-Bir-Sen yükseköğretim sistemine ilişkin önerilerini raporlaştırdı. Bir basın toplantısıyla raporu açıklayan sendika başkanı, rektör atamalarının doğrudan cumhurbaşkanı tarafından yapılmasını istedi.
Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Eğitim-Bir-Sen’in hazırladığı “Yükseköğretim Kanunu’na İlişkin Öneriler” raporunu açıkladı. Dün sendikanın genel merkezinde düzenlenen basın toplantısında konuşan Yalçın, darbe ürünü olan 2547 sayılı Kanun’la oluşturulan yükseköğretim sisteminin ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğunu savundu.
Hazırladıkları raporun, yasaklayıcı olmayan ama şeffaf ve hesap verilebilir yapılar oluşturan, yükseköğretimin girdileri kadar çıktılarına da odaklanan, yükseköğretim kurumları arasında tek tip bir yapı yerine çeşitliliği sağlayan; akademik, bilimsel ve idari özerkliği evrensel standartlar ekseninde tanımlayan, rekabetin yanında iş birliğini, katılımcılığın yanında müşterek karar mekanizmalarını öngören bir yükseköğretim sisteminin ana unsurlarını tanımladığını öne süren Yalçın, “Eğitim-Bir-Sen olarak, önümüzdeki süreçte, üyelerimizden aldığımız güç ve destekle, gerek özlük haklarının iyileştirilmesi gerekse üniversitelerimizin akademik özgürlüğü için daha güçlü bir duruş ortaya koyacağız. Bu süreçte, çıkarılmaya çalışılan YÖK kanununun geçmişten gelen oligarşik yapısını güçlendirmek yerine, üniversitelerin ve çalışanlarımız üzerindeki vesayetini kıracak etkili üniversite, mutlu çalışanlar ve akademisyenlerden oluşan bir yapıya kavuşması için mücadelemizi sürdüreceğiz” diye konuştu.
Genel Başkan Ali Yalçın’ın açıkladığı raporda yer alan önerilerden bazıları şöyle:
-Üniversitelerin kamu kaynağı kullanıyor olmasından hareketle yönetim, denetim ve hesap verilebilirlik süreçlerine halk iradesinin yansıtılacağı; diğer taraftan üniversite yönetim kurulunun ağırlıklı olarak üniversitenin akademik ve idari personeli tarafından kendi aralarından seçimle belirledikleri kişilerden oluştuğu tasarım dikkate alınarak üniversitede görev yapanların seçimlerinin ve tercihlerinin yansıtılmasına imkân sağlanan bir atama süreci tasarlanmalıdır. Bu kapsamda üniversite yönetim kurulu tarafından en az 3 yıl süreyle o üniversitede fiilen görev yapan ve profesör unvanına sahip kişiler arasından aday göstereceği 5 kişi arasından Cumhurbaşkanınca atama yapılmalı; Cumhurbaşkanınca bu adayların uygun görülmemesi durumunda herhangi bir üniversitede görev yapan profesör unvanına sahip ve en az 3 yıldır bu unvanda çalışan kişiler arasından doğrudan Cumhurbaşkanınca atama yapılmalıdır.
-Alternatif olarak, herhangi bir üniversitede görev yapan profesör unvanına sahip ve en az 3 yıldır bu unvanda çalışan kişiler arasından doğrudan Cumhurbaşkanınca atama yapılması ya da üniversite yönetim kurulu tarafından en az 3 yıl süreyle o üniversitede fiilen görev yapan ve profesör unvanına sahip kişiler arasından aday göstereceği 5 kişi arasından Cumhurbaşkanınca atama yapılması şeklinde tekil bir model de değerlendirilmelidir.
-Yükseköğretim yönetimi anayasal bir konumdan çıkartılmalı, yasal düzenlemelere bırakılmalıdır.
-Yeni anayasada yükseköğrenimin temel bir vatandaşlık hakkı olduğuna dair temel hak ve özgürlükler kapsamında bir düzenlemeyle yetinilmelidir.
-Yeni anayasa sürecinin yapımı ve kabulünün uzun bir zaman dilimine yayılma ihtimalinin belirdiği mevcut durumda ivedilikle 1982 Anayasası’nın yükseköğretim kurumları ile yükseköğretim üst kuruluşlarını düzenleyen 130 ve 131. maddeleri yürürlükten kaldırılmalıdır.
-YÖK kaldırılmalı; ancak yükseköğretimde stratejik planlamadan, kalite güvencesi mekanizmaları oluşturulmasından ve üniversiteler arası eşgüdümden sorumlu bir koordinasyon kurulu/kurumu bulunmalıdır.
-Üniversiteler, üç temel vizyon üzerinden kurgulanmalıdır:
Yükseköğretim Vizyonu: Sürdürülebilir kalkınma için gerekli bilgi, beceri ve yetkinlikle donanmış, hayat boyu öğrenme becerilerine sahip, girişimci ve yenilikçi, kendini sürekli yenileyebilen ve geliştiren, kültürel ve manevi değerlere duyarlı, demokratik toplumun aktif yurttaşları olan bireyler yetiştirmek,
Araştırma-Geliştirme Vizyonu: Yerel, ulusal ve küresel düzeylerde, entelektüel merak ve sorunlar ile ekonomik, teknolojik ve sosyolojik sorunlara yönelik bilgi ve teknolojiler üretmek,
Kamu Hizmeti Vizyonu: Kamunun ihtiyaç ve beklentileri doğrultusunda, kamu hizmetinin yürütülmesi için gerekli araştırma ve eğitim-öğretim taleplerine, toplumun değer yargılarını göz ardı etmeksizin cevap vermek.
-Araştırma özgürlüğünü ve bu çerçevede temel bilgi yöntemlerini serbestçe kullanma hürriyetini, araştırma için gerekli araçlara ve şartlara sahip olma hakkını ve bilimsel üretme, bilgilendirme, öğrenme ve yayma hakkını içerecek şekilde akademik özgürlüğün hem anayasal hem de yükseköğretim kanunu ekseninde güvence altına alınması gereklidir.
-Dekan, bölüm başkanı, enstitü ve yüksekokul müdürü gibi idari üst yönetim görevi yürütenler senatoda oy hakkına sahip olmaksızın yer almalı; eğitim, öğretim ve bilim hizmet kolunda üniversitede yetkili sendikanın temsilcisine yer verilmelidir.
-Üniversite yönetim kurulu ise rektör, dekan, enstitü ve yüksekokul müdürleri ile akademik personel ve idari personelin kendi aralarından seçecekleri eşit sayıda üyeden oluşmalı; akademik unvana sahip olmak kaydıyla eğitim, öğretim ve bilim hizmet kolunda üniversitede yetkili sendikanın temsilcisine yer verilmelidir. Seçimle gelecek üyeler açısından temsilde adaleti sağlamak için fakülte, enstitü, yüksekokul gibi birimler bazında aday kotası konulmalıdır.